Cumhurbaşkanlığı’ndan boykot çağrılarına ilk yorum

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in de çağrıda bulunduğu tüketim boykotuna ilişkin olarak, ”Tüketim boykotu emperyalist bir operasyondur ve hukuk ihlaline dayanan yeni nesil bir eylemdir. Hedef sosyal, siyasi ve ekonomik bir kaos çıkarmaktır. Amaç küresel emperyalizme hizmet edecek bir iktidar değişikliği sağlamaktır” ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanlığı’ndan boykot çağrılarına ilk yorum
Yayınlama: 02.04.2025
1
A+
A-

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun İBB’ye yolsuzluk soruşturmasında tutuklanarak Silivri Cezaevi’ne gönderilmesinin ardından CHP Genel Başkanı Özgür Özel bazı markalar için boykot çağrısı yapmıştı. Markaların sayısı süreç içinde git gide artarken CHP Lideri Özgür Özel, “2 Nisan Tüketim Boykotu” adıyla yeni bir çağrı yaptı.

Özel sosyal medya hesabından yayınladığı paylaşımda “19 Mart Darbesine karşı en ön safta direnerek geleceklerine sahip çıkan üniversite öğrencilerinden 301’i hukuksuzca tutuklandı ve bayramı ailelerinden farklı geçiriyorlar. Öğrencilere, annelere, babalara, kardeşlere yapılan bu zulme karşı gençlerin başlattığı tüketim boykotunu gönülden destekliyorum. Herkesi bu boykota katılarak tüketimden gelen güçlerini kullanmaya davet ediyorum. Millet, devletin gerçek sahibidir. Devleti milletin karşısına diken bir avuç cuntacı kaybedecek, millet kazanacak.” ifadelerini kullandı.

“EMPERYALİST BİR OPERASYONDUR”

Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Mehmet Uçum, Özel’in de çağrıda bulunduğu tüketim boykotuna ilişkin olarak sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Tüketim boykotu emperyalist bir operasyondur” ifadesini kullandı.

Uçum, şunları kaydetti: “Tüketiciyi alışveriş boykotuna yani tüketim boykotuna çağırma fikri global emperyalizmin ulusal devletlere ve ulusal tavırlara karşı yaptığı operasyonların bir kesimidir ve hukuk ihlaline dayanan yeni jenerasyon bir harekettir. Hukuk ihlali yapılarak uygulanması planlanan yeni jenerasyon aksiyonların tamamı global emperyalizmin projeleridir. Bunlar küresel merkezler tarafından geliştirilir ve uygun kaideleri oluşturulmuş maksat ülkelerde devreye sokulur. Örneğin bugün Türkiye’de tüketim boykotu eylemini kışkırtan küresel merkezler 5 Nisan günü ABD’de, ulusal yaklaşımları sebebiyle küreselcilerle çatışan Trump idareye karşı hands off (dokunma) hareketini organize ediyor. 50 eyaletin tamamında mitingler, yürüyüşler ve protestolar da dahil olmak üzere 600’den fazla planlı hareket hazırlanıyor.”

Uçum, yeni nesil eylemleri “Sembolizmle desteklenen sokak hareketleri ve vandalizm”, “Milli ve yerli firmaları maksat alan siyasi hedefli ekonomik ve ticari boykotlar”, “Tüm ekonomiyi gaye alan tüketicinin alışveriş boykotu (tüketim boykotu)”, “Genel ekonomik faaliyetin siyasi gayeli olarak ülke çapında durdurulması” olarak sıralayarak, şu ifadeleri kullandı:

“TÜRKİYE GLOBAL BİR EMPERYALİST AKINLA KARŞI KARŞIYA’

“Global merkezlerce hukuk ihlaline dayanan öbür aksiyon çeşitleri de geliştirilebilir. Gaye ülkenin turizmini ve dış ticaretini kara propoganda ile baltalama usulü aksiyonlar de geçmişte uygulandı, tekrar piyasaya sürülebilir. Günümüzün ulusal kurtuluş savaşları neoliberalizmin ve global emperyalizmin, hukuk ihlaline dayanan yeni jenerasyon aksiyonlarla ulusal devletlere yaptığı taarruzlara karşı durma ve bu atakları püskürtme savaşlarıdır. Türkiye, yolsuzluk ve terör soruşturmaları mazeret edilerek muhalefetin mandacı kısımları eliyle devreye alınan ve hukuk ihlaline dayanan yeni jenerasyon hareketler yoluyla bir sefer daha global emperyalist atakla karşı karşıyadır. Son günlerde gördüğümüz sembolizmle desteklenen sokak aksiyonları ve vandalizm üzere, ulusal ve yerli firmaları amaç alan ticari boykot ile tüm ekonomiyi maksat alan tüketim boykotu davetleri da emperyalist odakların yerli işbirlikçilerine verdikleri aklın gereğidir.

“AMAÇ GLOBAL EMPERYALİZME HİZMET EDECEK BİR İKTİDAR DEĞİŞİKLİĞİ’

Muhalefetin mandacı kısımları tarafından (güya bazı gençlerin talebi gibi) gündeme getirilen alışveriş boykotu neoliberal globalist ajanda çerçevesinde üretilmiş bir akıldır. Amaç legal talepler tabir etmek değildir. Emel bir hakka ulaşmak değildir. Gaye toplumsal, siyasi ve ekonomik bir kaos çıkarmaktır. Gaye global emperyalizme ve neoliberal siyasetlere hizmet edecek bir iktidar değişikliği sağlamaktır. İçeride mandacı olmayı kabul ve ilan etmiş siyasi aktörler de devşirilmişse gayeye ulaşmak için daha fazla kaos stratejileri devreye sokulur. Türkiye için bu kirli planların yapıldığı görülüyor. Lakin global emperyalizm ve yerli işbirlikçileri şunu bilmelidir ki Türkiye halkı bu tip emperyalist operasyonlara hiç bir vakit prim vermedi bundan sonra da asla prestij etmez. Muhalefetin ulusal bölümünün de yurtsever tavır alacağına kuşku yoktur. Tarihimizdeki deneyimle sabittir: Türk Milleti ve onun hangi kökenden olursa olsun her mensubu emperyalist taarruzların her tipine ve her haline karşı ulusal kurtuluş ruhuyla gereken karşılığı hep vermiştir bu kere de gereğini yapacaktır.”

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.