Kul filminin çekimleri 11 Haziran’da başlıyor

Mehmet Emin Yıldırım “Kul” sinemasının çekimleri, 11 Haziran’da İstanbul’da başlayacak. Sinemanın okuma provasında bir ortaya gelen oyuncular, basın mensuplarına sinemaya dair açıklamalarda bulundu.

Filmin direktörlüğünü ve senaristliğini üstlenen Mehmet Emin Yıldırım, sıkıntı bir iş yaptıklarını belirterek, “Ana akım içerisinde bulunmayan, tam olarak arthouse da diyemeyeceğimiz bir film. İnşallah istediğimiz noktaya ulaşırsak, Türkiye’de yeni bir türün peşinden gideceğiz. Bunun öncüsü olmak istiyorum” dedi.

“SIRADAN İNSANLARIN FARKLI HİKAYELERİNİ ANLATACAĞIM”

Yıldırım, kelamlarına “Normalde arthouse, şenlik sineması üzerine çalışıyorum. Şair sinemasıyla iki şenliğe katıldım. İstanbul Sinema Festivali’nde gala yaptık. Ankara Film Festivali’nde de ‘En İyi Görüntü Yönetmen’ mükafatını aldı. Şenliklerde benim çok fazla yapmak istemediğim enteresan bir şeyle karşılaştık. Sinema aslında tansiyon tipini desteklemiyordu lakin sineması izleyen insanların çok gerildiğini gördüm. Dünya sinemasını biraz araştırdığım için direktörün rejisiyle öne çıkabileceği sinemalar açısından tansiyon çok güzel bir cins. Ben de ‘Şair’ sinemasının bilakis sıradan hayatlara inmek istedim. Bu sinemada sıradan insanların sıradan olmayan kıssalarını anlatmaya çalışacağım. Tansiyon cinsinde Stanley Kubrick, Alfred Hitchcock üzere bir silsile var. O silsileye bağlı, ana yapının içinde kendimi tutmaya ve kendi kültürümüzden çıkan daha kozmik bir yapı kurmaya çalışıyorum” diye devam etti.

Filmde gerçek zamanla kurgusal zaman arasında bir geçiş olacağına işaret eden Yıldırım, “Filmde doğal olarak kişinin kendini oynadığıyla, yazdığım senaryo ortasında bir tansiyon oluşacak. Hem kıssa içerisinde bir tansiyon olacak hem de oynarken oyuncu bu tansiyonu yaratacak. Bu dünya sinemasında belli direktörlerin yaptığı bir şey. O yüzden ben bir biçimde sinemadaki karakterleri, oyuncuların kendi isimleriyle sabit tutmaya başladım” diye konuştu.

“SENARYODAN ÇOK ETKİLENDİM”

Oyuncu Gürgen Öz, “Kul” sinemasının çok değişik senaryoya sahip olduğu yorumunu yaparak, Senaryoyu okuduğumda çok etkilendim, çok hoşuma gitti. Enteresan bir atmosfer sineması, hoş ruhsal bir tansiyon. Türkiye’de bu türlü bir tıp çok yaygın olmadığı için de sinemadan çok etkilendim. Senaryoyu elimden bırakamadım.” değerlendirmesinde bulundu.

Filmde canlandıracağı karakterin de tansiyonlu olduğunu aktaran Öz, “Biz oyunculukta buna ‘dişi rol’ diyoruz. Yani heyecan verici. Karakterim ‘Fosfor’ lakabıyla tanınan mahallede insanların çekindiği, karanlık bir geçmişi olan, o kimliğinden kopamamış başıboş bir şekilde etrafta serseri mayın gibi dolaşan ve her an bir patlamaya sebep olabilecek bir karakter” diye konuştu.

Oyuncu Sadi Celil Cengiz, senaryoyu etkileyici bulduğunu lisana getirerek, sinemada bir polisi canlandırdığından bahsetti.

Oyuncu Tayfun Sav, sinemada hem genç hem de usta oyuncuların bir ortada yer aldığını belirterek, “Değişik ve güzel bir kadroyu bir arada tutmak kolay değil. Seyirci filmi farklı yorumlayacak, buna güveniyoruz. Çünkü balık baştan kokar. Hepimize başarılar dilerim. Allah yolumuzu açık etsin” dedi.

“İNŞALLAH FESTİVALLERİ GEZERİZ”

Filmin başrol oyuncusu Yiğit Çelebi ise birinci sefer bir sinema sinemasında yer aldığını anlatarak, “Heyecanlıyım. Filmin baş karakterinin adı da Yiğit. İnşallah hepimiz bu filmin karşılığını alırız, eğleniriz, mutlu ve güzel bir filmimiz olur. Festivalleri gezeriz, ana akımda yer alırız. Hepimizin şimdiden gönlüne sağlık” sözlerini kullandı.

Filmde anne karakterini canlandıran Birgül Ulusoy, senaryoyu birinci okuduğunda dramatik yapının kendisini heyecanlandırdığını tabir ederek, “Senaryo bana ‘şimdi ne olacak’ sorusunu sordurttu. İyi bir dramatik yapı kendi içinde izleyiciye daima bu soruyu sordurtur. Projede olmamı en çok nokta belirledi” formunda konuştu.

Oyuncu Hasret Çınar ise “Arka Sokaklar” dizisinin akabinde uzun vakit sonra farklı bir projede yer aldığını belirtti. “Kul” sinemasının 29 Ağustos’ta vizyona girmesi planlanıyor.