Büyük şair Fuzuli’nin bilinen sözüdür,
“Söylesem tesiri yok, sussam gönül razı değil.”
Biliyorum ne söylesem boşuna ama inatla söylemeye devam edeceğim,
Susamam çünkü hem gönlüm razı değil, hem de ahlaki değil.
Son günlerde partilerdeki milletvekili transferlerini görüyoruz,
Dün “kara” dediğine bugün “AK” diyerek saf değiştiren milletvekillerini ibretle izliyorum.
Evet ibretle izliyorum, bu kadar kısa sürede bu büyük değişimi anlamaya çalışıyorum.
İnanın aklıma akçeli işler dışında hiçbir şey gelmiyor,
Kendi ikbali için davasını, seçmenini, düşüncesini, fikrini satıp, dün eleştirdiği liderin bugün ağzının içine bakıyor.
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan, 2013’te sonuna kadar katıldığım bir söz söyledi.
“Gönül şunu arzu eder. Bir insan eğer bir partinin bayrağı altında seçime giriyorsa o partiyle beraber hareket eder” dedi.
Devam etti,
“Ayrılıyorsa da sadece partiden ayrılmaz. Eğer dürüstse o zaman parlamentodan, milletvekilliğinden ayrılır. Çünkü bağımsız olarak o parlamentoya gelmiş birisi değilsiniz. Olması gereken şey, işin ahlaki yönü bunu gerektirir. Ama bu tabii herkese nasip olan bir şey değildir”.
Başka söze gerek var mı?
Herkese nasip olmayan ahlak, bugün askıya çıkarılmıştır.
Askıya parasını veren, ceketini astırır.
Nokta.
Serhat DOĞAN
Gazeteci