Yapay zeka, sosyal medya ve interneti nasıl bozuyor?

Son yıllarda yapay zeka teknolojilerinin gelişmesi, toplumsal medya üzerinde süratle yayılan, gerçekle ilgisi olmayan içeriklerin sayısını artırdı. Artık Colosseum’un su parkına dönüştüğü görsellerden ünlülerin tartışmalı ortamlarda gösterildiği fotoğraflara kadar pek çok manipüle edilmiş içerikle karşılaşmak sıradan bir hale geldi.

Yapay zeka tarafından üretilen bu içerikler, toplumsal medyanın bilgi ekosistemi üzerindeki tesirinin sorgulanmasına sebep oluyor. Yapay zeka kaynaklı içeriklerde en büyük sorun, inanılmaz ölçüde içeriğin süratle internet üzerinde yayılması olarak öne çıkıyor. Artık herkes, kolay kolay erişebileceği yapay zeka araçlarını kullanarak kendi görsellerini oluşturabiliyor ve bunları paylaşabiliyor. Bu içerikler genel olarak üç ana kategoride sınıflandırılıyor:

• İşlevsiz ve Gereksiz Kullanımlar: Yapay zeka araçlarıyla üretilen kimi içerikler, rastgele bir yenilik yahut katkı sağlamadan, esasen hazır görsellerle yapılabilecek sıradan süreçler için kullanılıyor.
• Bir başka küme, dikkat çekmek ve insanların yansısını toplamak emeliyle üretilen manipüle edilmiş görsellerden oluşuyor. Bu stil içerikler, toplumsal medyada süratle yayılan yapay zeka üretimlerinin en tehlikeli örnekleri olarak kıymetlendirilebilir.
• Hoş ve Eğlenceli Paylaşımlar: Neyse ki yapay zeka araçları sırf berbat gayeli kullanılmıyor. Birtakım kullanıcılar, bu araçlarla ürettikleri güzel görselleri toplumsal medyada paylaşmayı tercih ediyor.

Yapay zeka teknolojisi, markalar tarafından reklam ve pazarlama kampanyalarında da kullanılmaya başlandı. Fakat bu kampanyaların sadece küçük bir kısmı sahiden kaliteli, izinlere uygun ve dikkatli bir formda insan eliyle düzenlenmiş içerikler oluşturuyor. Tesirli kampanya örnekleri hayli az olsa da, bu teknolojiyle yaratılan kimi içerikler yüksek muvaffakiyet sağlıyor.

Yapay zeka neden “sıradanlaşıyor?”

Ne yazık ki, günümüzdeki pek çok yapay zeka çalışmasının, sadece “mümkün olduğu için” yapıldığı görülüyor. Toplumsal medyada oluşturulan yapay zeka içeriklerinin birden fazla, bir gayeye hizmet etmeyen, yenilik sunmayan ve sadece teknolojinin varlığı nedeniyle üretilmiş üzere görünüyor. Bu durum sadece toplumsal medyayla sonlu kalmıyor; teknoloji şirketleri de kullanıcıların muhtaçlıklarını karşılamak yerine eserlerine “AI” etiketini eklemeyi tercih ediyor.

Yapay zeka ile üretilen içeriklerin en tehlikeli tesirlerinden biri, yanlış bilginin toplumsal medya üzerinden yayılma suratını artırması. Aslında toplumsal medya yanlış bilgilerle dolu bir yerken, yapay zeka araçları bu bilgileri çok daha inandırıcı hale getiriyor. İnternet üzerindeki datalarla beslenen yapay zeka algoritmaları, yanlış bilgi kampanyalarını destekleyerek, bu sorunu daha önemli bir düzeye taşıyor.